Aşındırıcı Kiti
From :ATM Türk: Amatör Teleskop Yapımı
Aşındırıcı Kitlerinin Kullanılması
Karton kutunun içinde poşetler halinde paketlinmiş aşındırıcılar, şu çeşit ve tanecik büyüklüğünden oluşmaktadır:
•60 grit silisyum karbür (500 gr)
•120 grit silisyum karbür (500 gr)
•220 grit silisyum karbür (500 gr)
•30 mikron beyaz aluminyum oksit (125 gr)
•15 mikron beyaz aluminyum oksit (125 gr)
•8 mikron beyaz aluminyum oksit (125 gr)
•5 mikron beyaz aluminyum oksit (125 gr)
•3 mikron beyaz seryum oksit (125 gr)
Karton kutu içindeki poşetleri açmadan önce bazı hazırlıklar yapmanız ve belirli kuralları gözetmeniz yararlı olabilir:
•Poşetler içindeki tozların tamamını veya bir kısmını uygun büyüklükteki plastik / cam kutular içine koyunuz. Örneğin kahve kavanozları, film kutuları vbg. Bunu yaparken, bir gazete kağıdı serdiğiniz masa üzerinde çalışmak ve gritleri incesinden kalın olana doğru kutulara koymak gerekir. Örneğin 220 griti, 120’den önce kutuya koymalısınız ki yanlışlıkla kalın grit tanecikleri ince olanın arasına karışmasın. Gritlerin kirlenmemesine (birbirleriyle karışarak) çok dikkat etmelisiniz.
•Tüm kutuların üzerine, silinip kaybolmayacak şekilde içinde ne olduğunu gösteren bir etiket yapıştırmakta yarar var. Çünkü bakarak hangi malzeme olduğunu anlamanız her zaman mümkün olmayabilir. Bu iş için sabit gazlı kalem (CD’lerin üzerine yazmak için kullanılan) iyi bir seçimdir.
•Silisyum karbürlerin miktarları 8” ya da 10” çaplarında (sırasıyla 20 ve 25 cm) aynalar için gerektiği şekilde kullanıldığında yetecek kadardır. Burada ’gerektiği şekide’ ile kastedilen, özellikle kalın tanecikli aşındırıcıların çok fazla miktarlara ve gereğinden fazla / az su ile birlikte dökülerek henüz işlevini yapamadan (parçalanıp) grit / cam tozu karışımı olarak atılmasıdır. Bunu engellemek için her seferinde oldukça az grit (örn 1,2 çay kaşığı) ve su (atomizer ile 3, 4 defa sıkılacak kadar) kullanmak gerekir. Eğer ayna ile aşındırma aleti arasında her seferinde gerekenden çok az fazla grit ve su kullanırsanız, bu durumda aşındırıcı yetmeyebilir.
•Aluminyum oksitler, silisyum karbürlerden farklı olarak kullanılmalıdırlar. Bu tozlar, doğrudan aynanın ya da aşındırıcı aletin / cilalama lapının üzerine dökülmek yerine ufak plastik bir şişe içinde ılık suda çözülerek seyreltik bir şekilde ayna ile alet arasında püskürtülerek kullanılmalıdırlar. Böylelikle hem yüzeye homojen yayılmaları garanti edilmiş olacaktır hem de topak şekline gelip boşuna harcanmayacaklardır. Ilık suda çözdürülüp çalkalanacak aluminyum oksit miktarına biraz tecrübe ile karar vermek mümkündür. Çok fazla oksiti az ılık suya koyup karıştırarak koyu kıvamlı bir karışım elde etmek ile tersini yaparak çok çok seyreltik bir karışım yapmak arasında her hangi biri uygundur.
•Çalışma yerinin olabildiğince rahat, kolay temizlenebilen, su kaynaklarına yakın ve (özellikle başlangıçtaki kaba aşındırmada) gürültü çıkaran aşamalarda kimsenin rahatsız olmayacağı bir yer olmasına dikkat edilmelidir. Özel olarak yapılış bir tezgah bulunmuyorsa, bir masa üzerine serili gazete kağıtları üzerine koyacağımız 50 x 50 cm boyutlarında (ya da dairesel) bir kontrplak / ahşap levha (19 mm kalınlığında + suya dayanklı ve ıslanınca şekil değiştirmeyen) üzerine 120 derce açı yapacak lastik / ahşap takozlar vidalanıp, ayna ve aşındırma aleti bu takozlar arasında sabitlenmelidir. Aşındırma sırasında büyük kuvvetler uygulandığından, bu şekilde sabitlenmemiş ayna ve aletler ile çalışmak mümkün değildir.
•Eğer olanak varsa, metal (ya da plastik) bir varil içine bir miktar ağırlık koyarak çevresinde daha kolay dönebileceğinzi bir çalışma tezgahı da yapabilirsiniz. Bu durumda da aynayı yine dairesel bir levhanın üzerine takozlar ile sıkıştırmanız gerekecektir. İlk seçeneğin aksine, kullanacağınız levhayı döndürmek yerine, varilin etrafında siz dolaşarak aşındırmanın rasgeleliğini sağlayabilirsiniz.
•En kalın gritten (genellikle 60 ya da 80) daha incesine geçerek daha ince aşındırıcılara geçme kararını verirken, ulaşmak istediğimiz sagitta’ya ne kadar kaldığına bakmalı, ve buna yakın bir değere yaklaşınca da daha ince grite (genellkle 120) geçmeliyiz. 80 grit’te sürekli MOT (Mirror On Top / Ayna, aşındırıcı aletin üzerinde) çalışarak ve kiriş hareketi kullanarak çalışmalıyız ki, aynanın sadece ortası aşınsın. Daha sonra 120 grit e yukarısında MOT / TOT değişimin sürekli yaparak sagitta’yı sabit tutmaya çalışmalıyız. Kalem testi yaparak alet ile ayna arasında her noktada iyi temas olduğundan emin olduktan sonra, eğer yüzeyde bir önceki gritten kalmış oyuk / çizik yok ise, bir sonraki grit’e geçebiliriz. Örneğin 220 grit ile çalışmaya geçmeden önce, 120 grit ile çalışırken ayna yüzeyinde 60 ya da 80 grti’ten kalan hiç bir oyuk / çizik kalmamış olmalıdır. Çünkü bunların giderilmesi, ince grit ile saatler hatta günler alabilir.
•Aşındırma süreleri, kaba aşındırma için kullanılan tekniğe, uygulanan kuvvete vbg. bağlı olmak üzere 8 ya da 10” çapında bir ayna için takriben 3 – 5 saat arasında olmalıdır. Bu süre sonunda 60 ya da 80 grit ile aynanın sagitta’sına karşılık gelen çukurluğa ulaşılması beklenir. Eğer olmamışsa, aşındırma hareketini gözden geçirmek ya da diğer hataların bulup düzeltmek gerekir.
•Özellikle kalın gritlerde ve silisyum karbürlerde ayna ve alet yüzeylerinin kurumasına izin verilmemelidir. Böylelikle çizikler daha az olabileceği gibi cam tozlatının bir şekilde havalanarak solunmasından oluşabilecek tehlikelerden de kaçınılmış olur. Cam tozu solunduğunda Silikosis hastalığına yol açabilmektedir. Cam aşındırma sırasında buna dikkat edilmelidir.
•Kalın bir gritten daha incesine geçmeden önce çalışma ortamındaki herşeyin olabildiğince iyi şekilde temizlenmesi gerekir. Yoksa alete, tezgahın bir yerine, tırnağımızın arasına vbg. saklanmış olan kalın grit tanecikleri, ilerleyen aşamalarda aynayı çizerek tekrar en başa dönmemize yol açabiliriler. Bu istenmeyen durumdan kaçınmanın en kolay yolu temizliğe özen göstermektir. Aynı grit büyüklüğünde çalışırken çıkan cam tozlarını ve parçalanmış grit taneciklerini uzaklaştırmanın en iyi yolu ise, su dolu bir kovaya aleti ve camı ara sıra daldırıp temizlemektir. Ayrıca tezgah altına gazete kağıtları sermişsek, bunları da yenileriyle değiştirmeyi düşünmeliyiz.
•Aluminyum oksitler için ise her bir tanecik büyüklüğünde ortalama ‘8 ıslatma’ gerekir. Islatma sözcüğü ile kastedilen, aluminyum oksit / su karışımını yüzeye püstkürtüp 1/3 merkezler arası normal hareket ile 2, 3 tur dönülmesi demektir. Bu sırada aşındırıcının kuruyarak aynanın alete yapışması ya da hareketin çok güçleşmesine karşı dikkatli olunmalıdır. İstenmeyen çiziklerin bir kısmı da bu şekilde meydana gelmektedir.
•Aşındırıcılar inceldikçe, ayna ile alet arasındaki uyum artacağından, aralarında daha kuvvetli bir vakum oluşmaya, birbirleri üzerinde gittikçe zor hareket etmeye başlayacaklarıdr. Eğer aşındırma sırasında alet ile ayna üst üste bırakılıp işleme uzun süre ara verilirse, özellikle ince aluminyum oksitlerde ayna alete yapışabilir. Buna karşı dikkatli olunmalıdır.
•İstenilen sagitta’ya ulaşılıp ulaşılmadığı direkt ölçüm ya da güneş ışığı yansımasının ölçülmesi / yapay bir ışık kaynağından yansıyan ışığın ölçülmesi yöntemlerinden biri ile ölçüldükten sonra, 5 mikronluk aluminyum oksitin uygulanmasıyla birlikte kaba ve ince aşındırma sona erer. Bundan sonra bir cilalam lapı yapılarak , seryum oksit ile cilalamaya başlanabilir.
•Eğer çalışma prensiplerine uyarak, ayna ve aşındırma aletini yeterince ‘rasgele’ döndürerek’ çalıştyısanız, 5 mikron sonrasında cilalama lapı ve 3 mikron’luk seryum oksit ile yapacağınız cilalamadan sonuç alacaksınız. Eğer cilalama sırasında bir sorun ile karşılaşırsanız (örneğin kenarların ne yaparsanız yapın yeterince cilalanmadığını görüyorsanız) o zaman geriye dönüp çalışma yöntemlerinizde ne gibi hata yaptığınız bulmanız ve herşeye tekrar başlamanız gerekebilir.
•Bunun dışında şunlar da aşındırma sırasındaki hataların kaynağı olabilir: Normal hareket sırasında üstteki ayna ya da alet, gerektiği kadar dışarı taşırmadan çalışmak, cilalama sırasında, hiçbir şekilde cilalanamayan merkezi bir bölge oluşmasına yol açar. Dışarı taşan kısıma gereğinden fazla kuvvet uygulayayrak aşındırma yapmak, genişliği 2.5 cm kadar olan bir dış bölgenin cilalama sonrasında puslu ve cilalanamayan bir biçimde kalmasına yol açar. Ayna ve aleti birbirlerinden ayrırıken dikkatsizlik ya da aralarına ılık olmayan / soğuk aşındırıcı püskürtmek, arka tarafı el dokunuşu ile ısınıp genleşen aynada cilalanmayı reddedden bir kenar oluşumuyla sonuçlanır. Soğuk suyun etkisiyle ön taraf büzülür, elden yayılan sıcaklıkla da arka taraf genleşir.